4k yayın nedir?

[postlink] https://canl-televizyon-izle.blogspot.com/1999/05/4k-yayn-nedir.html[/postlink] 4k-970-80 4k yayın nedir? çözünürlüğün 4 katına denir.full hd 2 milyon piksel bulunurken 4k da ise 8 milyon piksel bulunur bu sayede gorüntü daha canlı ve kaliteli olmaktadır hd kalitede bir yayında ekrana yaklaştığımızdarenk kutucuklarını sayacak kadar belirginleşir faka 4k yayı'da ise piksel yoğunluğu kat kat fazla olduğundan bunu farkına bile varamayız

4 K nedir Başlık aslında basit ve dramatik: 4K Ultra HD TV'ler (UHD televizyon olarak da bilinir) 2 milyon piksel için 8 milyon piksel olan 1080p Full HD olarak dört kat daha fazla ayrıntı sunar.

4 K olarak da bilinir, 4 K çözünürlüklü bir görüntü aygıtı veya içerik sırasına 4000 piksel yatay çözünürlük olması anlamına gelir. birkaç 4K çözüm dijital TV ve dijital sinema alanlarında mevcut. Film projeksiyon sektöründe dijital sinema girişimleri DCI çift baskın 4 K'dır.

4K çözünürlüklü dijital sinema girişimler tarafından tanımlandığı şekilde 4096 x 2160 piksel (256:135, yaklaşık olarak bir 1.9:1 boy oranı) olduğunu. Bu standart, yaygın diğer DCI standartları ile birlikte film endüstrisi tarafından saygı duyulur.

DCI 4K ultra yüksek çözünürlüklü televizyon (UHDTV) AKA "UHD-3840 x 2160 (16:9 veya yaklaşık 1.78 boy oranı) çözünürlüğe sahip 1" ile karıştırılmamalıdır. Dönem 4 K geleneksel sinema, DCI çözümlemesi için rezerve edilmiş varken birçok üretici veya sadece 4 K, 4 K UHD ürünlerini reklam olabilir. Bu kez tüketiciler arasında büyük karışıklığa neden olur.

Genel çözünürlüğünü ayırdetmek için genişliği kullanımını bir anahtarı önceki nesil, 720 p veya 1080 p gibi bunun yerine medya dikey boyut göre kategorize yüksek tanımlı televizyon işaretler. Önceki sözleşmesi altında 4K UHDTV için 2160 p eşdeğer olacaktır.

YouTube ve televizyon sektöründe Ultra HD 1 [UHD-1] 4 K standart ve "UHD-2" olarak kendi temel parametre kümesi ile UHDTV 2 ITU BT.2020 standardıyla tanımlanır NHK/BBC R&D'ın 7680 x 4320 pikseller için benimsedik. 2014 yılı itibariyle 4 K memnun--dan büyük televizyon ağları sınırlı kalır. 11 Nisan 2013] ampul Kanadalı seri girişimci Evan Kosiner tarafından oluşturulan TV ve kablo şirketleri Kuzey Amerika'da 4 K doğrusal kanal ve VOD içerik sağlamak için ilk yayın kuruluşu haline geldi. kanal Kanada radyo-televizyon ve eğitim içeriği sağlamak için telekomünikasyon Komisyonu tarafından lisanslıdır. [15] Fakat, 4K içeriği online YouTube, Netflix ve Amazon üzerinde gibi daha yaygın olarak kullanılabilir hale geliyor. olarak, 2015, bazı UHDTV modelleri aralığında genel tüketiciler için kullanılabilir

Evrimleşen Yaşam TRT1'de

[postlink] https://canl-televizyon-izle.blogspot.com/1999/05/evrimlesen-yasam-trt1.html[/postlink] canli-izle"Milyonlarca yıl önce nayderyanlar bir devrim yapıp hayvanlara hareket getirdiler. Biz sinir hücrelerini kasları sinir hücrelerini kullanırız tüm bunlar nayderyanlar tarafından icat edildi… Nayderyanlar tarafından bulunan bu değerli sistem hayvanlar alemine miras bırakılacaktı… İnanılmaz bir adımdı. Hayvanlar hareket etmek için ve tepki göstermek için inanılmaz yollar geliştirdiler. Tüm bunlara atalık edenler ise nayderyanlardı. Bu ilkel ve basit gruba büyük minnet borcumuz var…"

Nayderyanların sinir sistemini ilkel nitelemesi, sadece TRT1’in önyargılarından kaynaklanmaktadır. Evrimciler doğa tarihinde basitten komplekse doğru evrim yaşandığını iddia ettikleri için, yaşça eski ve günümüzde yaşayanlara kıyasla daha basit bir organizasyona sahip sistemleri "ilkel" diye niteleme eğilimindedirler. Nayderyanların günümüz hayvanlarının hareket sistemlerinin atasal formuna sahip olduğunu iddia etmeleri de bundan kaynaklanmaktadır. Gerçekte ise nayderyanlarla ilgili bu iddia geçersizdir.

Öncelikle doğada canlıları basitten komplekse doğru geliştirecek bir mekanizma yoktur. Bir benzetme yapacak olursak, kompleks formlar teknoloji seviyesi açısından üstün cihazlar gibidir. Daha üstün teknolojik cihazların, önceki cihazlara göre daha fazla mühendislik bilgisi gerektirdiği gibi, kompleks yaşam formları da DNA’larında basit formlara göre daha fazla genetik bilgiye sahiptirler. Örneğin bir filin hortumu, uygun şekilde hareket etmesini sağlayan yüzbinlerce kas ve bunu destekleyen özelleşmiş sinir ağına sahiptir. Evrimcilerin, fildeki bu tasarımın dayandığı genetik bilginin nayderyan gibi bir canlının DNA’sından nasıl gelişmiş olabileceğine dair hiçbir tatmin edici açıklamaları yoktur. Gözlemler rastgele mutasyonların daima bilgiyi iptal ettiklerini ve etkili oldukları zaman da canlıya zararlı olduklarını ortaya koymaktadır. Nayderyan gibi bir canlının hareket sisteminden filin sahip olduğu kompleks hareket sistemine rastgele mutasyonlar sonucu erişildiğini savunmak, yüksekçe bir yerden tekrar tekrar atılan bir hesap makinesinin zamanla bir bilgisayara dönüşebileceğini savunmak gibidir. Kısacası kompleks hareket sistemleri, nayderyanlardan evrimleşerek ortaya çıkmış değildir.

Nayderyanların diğer hayvanların atası olduğu iddiasının geçersizliğini çok açık bir biçimde gösteren diğer bir kanıt ise paleontolojiden gelmektedir: Kambriyen Patlaması. Bilinen tüm hayvan filumları; nayderyanlar, eklembacaklılar, solucanlar, kordalılar, kabuklular vs. hepsi söz konusu jeolojik dönemde (540-530 milyon yıl öncesinde) aniden, hiçbir ataları olmadan ortaya çıkmışlardır.

1999 yılında Çin’de ele geçirilen 530 milyon yıllık iki balık fosili, Kambriyen Patlaması”nın evrim teorisi için oluşturduğu çıkmazı daha da büyütmüştür. Kısa bir süre öncesine kadar bilinen filumların tamamına yakınının Kambriyen döneminde ortaya çıktıkları bilindiği halde bu dönemde yaşadığı kesin olarak bilinen omurgalı bir canlı yoktu. Ancak Çin’de ele geçirilen ve ait oldukları canlı hakkında birçok bilgi verecek kadar detaylı görünüme sahip olan 530 milyon yıllık iki balık fosili bu kabulün bir hayalden ibaret olduğunu gösterdi ("Lower Cambrian vertebrates from south China" Nature 402, sf. 42 – 46 ,4 Kasım 1999). Bu balıkların ‘Alt Kambriyen’ kayalarında ele geçirilmiş olması, cnidaria’ya ait birçok grupla aynı dönemde, hatta bazılarından önce ortaya çıktığını gösteriyordu.

Peki nasıl olabilir de nayderyanlardaki hareket sisteminden evrimleştiği söylenen omurgalı hareket sistemi nayderyanların birçoğuyla aynı dönemde ortaya çıkmış olabilir? Elbette böyle bir durum sözkonusu değildir. Böylece nayderyanlar ve günümüz canlıları arasında bir ata-soy ilişkisi bulunduğu iddiasının sadece önyargıya dayalı olduğu ortaya çıkmaktadır.
Görüldüğü gibi TRT1’de ortaya konan iddialar, bilimsel kanıtlara rağmen, körükörüne inanılarak savunulan yanılgılardır. Doğa tarihine ait bulgular Darwinizm’i reddettiği halde bu gerçek görmezlikten gelinmekte ve belgeselde hiçbir bilimsel değeri olmayan evrim masalları anlatılmaktadır. Bu noktada ulusal radyo televizyon kurumumuz TRT1’in yetkililerine düşen sorumluluk da ortaya çıkmaktadır. Sayın TRT yetkilileri, Darwinizm’in, bilimsel kanıtlar değil sadece ideolojik amaçlarla ayakta tutulmaya çalışılan bir teori olduğunu anlamalı ve Darwinist yayınları bilimsel incelemeye tabi tutmadan yayınlamaktan kaçınmalıdırlar.
 
Support : Creating Website | Johny Template | Mas Template
Copyright © 2012. Canlı Tv izle - All Rights Reserved
Template Created by Creating Website Published by Mas Template
Proudly powered by Blogger